Ekopsikoloji

İlk çamlar geçildikten sonra gene düzlüklere varılır. Bu düzlükler boz topraktır verimsiz, kıraç… Burada karlı Toroslar yanındaymış elini uzatsan tutacakmışsın gibi gözükür. Yaşar Kemal  böyle anlatmıştı İnce Memed’in yaşadığı dağları ve o, doğayı hiç eksik etmedi yazdığı sayfalardan.  Sadece onun kitaplarında değil dünyanın birçok yerinde doğa başköşeyi aldı anlatılan hikayelerde fakat zaman geçtikçe cümleler biraz daha uzaklaştı toprağın kokusunu, dağların heybetini  anlatan betimlemelerden. Şimdi yazılan her satır modern insanın kendi içinde kopan çığlıklarıyla dolu cümlelerden oluşuyor.

Modern yaşam, doğamızdan uzaklaşarak  kendi içimizde kayboluşumuzun nedeni. Doğadan uzak modern yaşama geçişimizin nasıl başladığına dair çok fazla fikir mevcut. Kimileri tarıma geçişle ondan uzaklaştığımızı iddia ederken kimileriyse endüstrileşme ile bu kopuşun  başladığını düşünmektedir. Tarihi bir inceleme yapıldığında ise bu fikirlerin çoğu doğru kabul edilebilir çünkü tarihteki birçok olay gibi insanın doğadan kopuşu da neden sonuç zinciri ile bir süreç halinde gerçekleşmiştir. Bugün modern yaşamın getirdiği birçok problem insanları etkilemektedir. Artan ruhsal problemler de bunun en büyük örneğidir. Bu problemlerin giderilebilmesi için birçok alanda çalışma yapılmaktadır. Ekopsikoloji de insan davranışları konusunda çalışan psikoloji biliminin bir alt alanı olarak kabul edilir.

Ekopsikoloji kavramı ilk kez 1992 yılında Thedore Rozsak tarafından  ortaya atılmıştır. Bu alan insan ve doğa bütünlüğünü anlamaya ve sürdürmeye çalışan bilim dalı olarak kabul edilebilir.  Çok yeni bir alan olması nedeniyle hakkında çok fazla çalışma bulunmamaktadır. Ekopsikoloji  kapsamında yapılan farklı terapi şekilleri mevcuttur. Bunlara doğada yürüyüş, rafting gibi sporlar, hobi bahçeciliği, bisiklet turları, kaplıca turizmi gibi çeşitli faaliyetler örnek verilebilir. Ayrıca sadece insanın yararına değil doğanın yararına yapılan iklim değişikliğini önleme çalışmaları, nesli tükenmekte olan hayvanları koruma faaliyetleri, gereksiz tüketimin azaltılmasına yönelik çalışmalar gibi doğayı koruyucu faaliyetler de ekopsikoloji kapsamında değerlendirilebilir.

Araştırmalar ekoterapik faaliyetlerin, insanlar üzerinde; zihinsel aktivitede gelişme, odak süresinin artması, uykunun iyileşmesi, kaygı korku sıkışmışlık hissi gibi olumsuz duyguların daha az yaşanması, obezitenin azalması, beden algısının daha olumlu olması, öz saygının gelişmesi, sosyal etkileşimin artması gibi birçok yararı olduğunu ortaya çıkarmıştır.

Bugün birçoğumuz modern hayatın içinde konforlu bir şekilde yaşadığımıza inanıyoruz fakat yüzyıllarca doğada yaşayan atalarımızın bize bıraktığı özellikler yaşadığımız bu hayatın şartlarına uygun değil. Bu nedenle artık her gün kendi içimizde biraz daha kayboluyoruz fakat bu durum içinden çıkılamayacak kadar karamsar değil. Bugün modern hayatı kökten değiştirmek imkansız belki ama kendi içimizde kaybolduğumuz bir anda yaşadığımız anın değerini yeşeren ya da dökülen bir yaprakta görmeye çalışabiliriz. Kendi içimizde kaybolmak yerine doğanın bize anlatıklarını dinlemek içimizde saklı olan yaşam gücünü bulmamıza yardımcı olabilir.

“Ey Rosilnde! Orman sana mektubum olsun halimi bütün ağaçların kabuklarına kazıyacağım.” Shakespare’in “Nasıl Hoşunuza Giderse” isimli oyununun kahramanı Orlando aşkını böyle feryat etmişti. İster dağlarda saklanan eşkıya İnce Memed olsun, ister ormanı kendine sırdaş edinen  genç  aşık Orlando olsun; dünyadaki bütün  hikayeler, efsaneler sanat eserleri aynı şeyi anlatır. İnsan ve doğa birbirinden ayrılamaz

Dost dost diye nicesine sarıldım, benim sadık yârim kara topraktır. Bir ozanın bağlamasıyla söylemeye çalıştıklarını daha iyi duyduğumuz bir geleceğe ulaşabilmek dileğiyle…

 

Kaynaklar

Barut B. , Canatan Ç. , Er F. ve Kara Y. (2020). Sosyal Hizmet Uygulamalarında Ekopsikolojiyi Düşünmek, Sosyal Bilimler Dergisi,  5(1), 73-82

Birand H., C.Ö. (Ed.). (1971). Alıç Ağacı ile Sohbetler. Türkiye İş Bankası Yayınları.

Kara D. ve Oruc G. (2020). Birey-Doğa İlişkisinin Yeniden Kurgulanması Bağlamında Ekoterapötik Mekânlar. Tasarım Kuram Dergisi,  16(31), 257-277

Kemal Y. , T. Ö. (Ed.).(2021). İnce Memed. Yapı Kredi Yayınları

Öne Çıkan Görsel: www.pinterest.com