Kral Tantalos Kimdir? : Tantalos İşkencesinin Sanata Yansıması
“Çenesine kadar suyun içindeydi ancak içmek için her eğildiğinde sular daha da aşağı çekilmekteydi, sanki içinde yaşadığı göl bir yudum suyu çok görmekteydi ona. Bir damla su için yerle bütünleştiğinde ise ayaklarının dibinde kurumuş bir göl ve çamurlu bir topraktan başka bir şey kalmamaktaydı. Kafasının üzerindeki verimli dallardan pırıl pırıl elmalar, ballı incirler, tombul zeytinler sarkmaktaydı ancak yaşlı adam meyvelere elini her uzattığında rüzgâr sertçe dalları ondan uzağa itmekte, bulutlara doğru savurmaktaydı. Umutsuz çabalarının değişmeyen sebebi olan açlık ve susuzluk içerisinde, sonsuza dek çaresizce beklemek onun lanetiydi” (akt. Erhat, 1996).
Anlatılara göre Zeus ile Plüton’un oğlu olan, Sipylos Dağı’nın ve çevresinin yani bugünkü Manisa’nın hâkimiyetini elinde bulunduran ve en önemlisi de tanrıların sofrasına oturma hakkına sahip tek insan olarak bilinen Kral Tantalos bu lanetin kurbanıdır; öyle ki bu olay Tantalos İşkencesi olarak da adlandırılmaktadır (Aksoy, 2018; Karataş, 2020). Peki böylesine zengin ve itibarlı olan Kral Tantalos, neden ölüler dünyasında bu acımasız cezaya mahkum edilmiştir?
Kralın tanrılar aracılığıyla sahip olduğu nimetler sayesinde kibirli birine dönüşmesi yüzünden cezalandırıldığı söylense de asıl sebebin Anadolu’da yerleşmiş olan ve ana tanrıçanın etrafında şekillenen anaerkil düzeni benimsemesi sonucunda Olimpos düzenine aykırı davranması olduğu düşünülmektedir (Erhat, 1996).
Temelde yer alan bu sebebin yanı sıra cezanın verilmesini tetikleyen somut bir olay da bulunmaktadır. Bu olay kaynaklara göre farklılık göstermekle birlikte en bilindik hikâye Kral Tantalos’un, kendi oğlunu öldürmesi üzerine kurulu olandır. Efsaneye göre Kral Tantalos, tanrılar adına büyük bir ziyafet düzenler. Bu davetin normal bir ziyafetten en büyük farkı ise ana yemeğin Tantalos’un oğlu Pelops olmasıdır. Tantalos, oğlu Pelops’u öldürüp onları denemek amacıyla tanrılara yemek olarak sunar. Kızını yeni kaybetmiş olmanın verdiği acıyla baş etmeye çalışan Demeter hariç tüm tanrılar durumu fark eder ve yemeği yemez ancak Demeter çoktan Pelops’un bir omzunu yemiştir. Zeus, Pelops’u yeniden diriltir ve omzu yerine fildişi bir omuz koyar. Böylece oynadığı dehşet verici oyun yüzünden Tantalos, yer altı tanrısı Hades’e gönderilir (Yakut, 2015; Sargın, 2020).
Homeros’un İlyada ve Odysseia’sında korkunç işkenceler diye bahsettiği; Tantalos’un bir gölün içerisine hapsolmasına rağmen susuzluk çekmesi ve bolca meyve veren bir ağacın altında durmasına rağmen aç kalmasına dayanan bu ceza, zaman içerisinde hem yerli hem de yabancı pek çok esere de konu olmaktadır (Caner, 2013).
“The Menu”
Son zamanların popüler filmlerinden olan “The Menu” dünyaca ünlü bir şef olan Slowik’in, konukları için yalnızca tekneyle ulaşım sağlanabilen bir adada düzenlediği sürprizlerle dolu bir geceyi anlatmaktadır. Filmde geçen bir sahnede gazete kupürü görülmektedir, bu haber Şef Slowik’le ilgili bir eleştiri yazısıdır. Haberde Şef Slowik’in önceki çalıştığı restoranın adının “Tantalos” olması dikkat çekmektedir. Film efsanenin tersi yönüne bir anlatıma sahiptir yani ana tema “tanrılarınızı kızdırmayın yoksa cezalandırılırsınız.” değil, olayın diğer tarafına değinerek “güçlü olanlar sömürdükleri insanları insandışılaştırdıklarında bunun acı sonuçları olacaktır.” şeklinde düşünülmektedir. Slowik zamanla yaptığı yemekleri yiyen kesimin ne yediğini bile önemsemeyen, restoranın ve kendisinin şöhreti sebebiyle oraya gelip yalnızca yemiş olmak için yiyen bir güruh olduğunu fark etmekte ve bu insanların, yemek yapmanın anlamını yitirmesine sebep olduğunu düşünmektedir. Ünlü şef, bu fazlasıyla zengin güruhun yani güç sahibi insanların onun mesleğini elinden aldığına ve onunla yiyecekler arasındaki bağlantıyı kestiğine inanmaktadır, tıpkı yiyecekleri ve hayatını Tantalos’un elinden alan tanrılar gibi (Ball, 2023).
Dikkat çekici mitolojik hikâyesi sayesinde Kral Tantalos, edebiyat alanında da sıkça anılmaktadır. Özellikle yerli ve yabancı şiirlerin başlıklarında ya da içeriklerinde rastladığımız Tantalos’a değinen şairlerden biri de Behçet Necatigil’dir. Necatigil; çoğunlukla tarihi, efsanevi ve mitolojik isimleri telmih (hatırlatma) ve teşbih (benzetme) sanatları aracılığıyla şiirlerine konuk etmektedir (Berbercan, 2020). Sahipsiz Gölge şiirinde de şair, uykularının kaçmasını Tantalos’un yiyecek almayı umarak uzandığı dalların ondan uzaklaşmasıyla özdeşleştirmektedir.
Tantalos’un dalları gibi gece yarısı
Çekilir geriye, uykular insafsız.
Tantalos İşkencesinden bahseden bir başka şair ise Orhan Veli’dir. Bir dönem ayrı yaşamak zorunda kaldığı sevgilisi Nahit Hanım’a yazdığı mektuplardan birinde “Tental azabı” olarak geçen Tantalos İşkencesi, Orhan Veli’nin kendi anlatımıyla varlık içinde yokluk çekmek olarak tasvir edilmektedir (Karataş, 2020).
“Her zaman bahsettiğim bir Tental azabı vardır. O azabı bugünkü halime tercih ederim; tek senin yanında olayım.”
Edebiyat ve sinemanın yanı sıra resim alanında da Tantalos, özellikle mitolojik sahnelerin tuvale aktarılmasında usta olan sanatçılar tarafından işlenmektedir. Farklı dallardan sanat eserlerinde karşılaştığımız Kral Tantalos’un hikâyesi, günümüzde de diğer pek çok mitolojik anlatı gibi ilgi çekiciliğini korumaktadır.
Kaynaklar
Aksoy, F. (2018). Tarih öncesi çağlardan Roma’nın yıkılışına kadar Spil Dağı’nın (Sipylos) tarihi ve arkeolojisi. [Yayımlanmamış yüksek lisans tezi]. Celal Bayar Üniversitesi.
Ball, S. (2023). Did you catch this Greek mythology Easter egg in ‘The Menu’?. The Mary Sue. https://www.themarysue.com/did-you-catch-this-greek-mythology-easter-egg-in-the-menu/ adresinden 19 Mart 2023 tarihinde alınmıştır.
Berbercan, M. T. (2020). Behçet Necatigil ve şiir dili hakkında. Türük Uluslararası Dil, Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi, (22), 15-23. http://dx.doi.org/10.12992/TURUK930
Caner, F. (2013). Sezai Karakoç’un bir sorusu üzerine. Electronic Turkish Studies, 8(4), 417-426. http://dx.doi.org/10.7827/TurkishStudies.4758
Erhat, A. (1972). Mitoloji sözlüğü (Vol 12). Remzi Kitabevi.
Karataş, C. (2020). Orhan Veli’den sevgilisi Nahit Hanım’a mektuplar: kısa bir bakış. F. Sakallı (Ed.), Bir garip Orhan Veli (s. 39-50) içinde. İlbilge Yayıncılık.
Sargın, Y. (2020). Epigrafik belgeler ve antik edebi eserler ışığında Magnesia ad Sipylum. Manisa Celal Bayar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 18(Armağan Sayısı), 439-453. https://doi.org/10.18026/cbayarsos.789127
Yakut, A. (2015). Smyrna’yı MS 177 yılı depreminden kurtaran Aelius Aristeides’in 18. 19. ve 20. söylevleri. Tarih Araştırmaları Dergisi, 34(58), 489-506. https://doi.org/10.1501/Tarar_0000000615
Öne Çıkan Görsel: BOBOscope
Editör: Gülbin Daldal