Bir Dürtü Ancak Bu Kadar Güzel Anlatılabilirdi: Açlık-Knut Hamsun

Sizin de okurken, Andreas gibi midenize kramplar gireceği bir psikolojik kitap…

Gururuyla savaşan yoksul bir gazetecinin birkaç kron kazanmak için verdiği mücadeleyi anlatan bu roman açlığın ne olduğunu iliklerinize kadar hissettiriyor. Açlığı o denli güzel anlatıyor ki, okurken bir dürtü ancak bu kadar iyi anlatılabilirdi diyeceksiniz.

Her seferinde karakter tam şimdi karnını doyuracak diye rahatlarken tekrar büyük bir açlıkla baş başa kaldığını göreceksiniz. Bu anlatılan açlık öyle bir açlık ki, karakterin parmaklarını ısırıp kanıyla midesinin acılarını dindirdiği, talaş yiyerek hayatta kalmaya çalıştığı bir açlık.

Andreas, deliliğin sınırında yaşayan depresif bir karakter. Bir an dünyanın en mutlu insanıyken bir dakika sonra hayatı kendine dar ediyor. Bu manik depresif ruh hali, karakterin yaşadığı aşk acısı ve açlığın sonucu bir gün aşırı özgüvenliyken diğer gün kendine güvensiz bir hale gelmesine neden oluyor. Karakterin zihnindeki karmaşaları ve hislerini okuduğunuz zaman onu daha iyi anlayacaksınız.

Tek derdi ise yazı yazabilmek. Yoksa kazandığı çok az bir parayla yemek değil de yazabilmek için mum almasının başka bir açıklaması olamazdı. Bir o kadar da gururlu ve ahlaklı olan karakterimiz Andreas, kendi emeğiyle kazanmadığı tek bir lokmayı dahi kabul etmiyor. Bazen bu gururu sizleri fazlasıyla öfkelendirecek bazen de fazlasıyla duygulandıracak. Aşk hayatının da tıpkı açlığı gibi etkileyici olduğu, insanı derin bir empatiye davet eden bu kitabı okurken elinizden bırakmak istemeyeceksiniz.

Kaynaklar

Öne Çıkan Görsel: www.kitaphaber.com.tr

Görsel 1: www.dr.com.tr

 

Leave a Reply